Boşanma, yalnızca duygusal ve fiziki bir ayrılık değil, aynı zamanda maddi ve manevi birçok sonucu da beraberinde getiren hukuki bir süreçtir. Pek çok kişi, boşanma sonrasında karşılaşabileceği hakları tam olarak bilmediğinden, tazminat taleplerini göz ardı edebilmektedir. Oysa ki Türk Medeni Kanunu, boşanma nedeniyle zarar gören tarafın mağduriyetini gidermek amacıyla maddi ve manevi tazminat talep edebilmesine olanak tanımaktadır.
Evlilik süresince eşlerin sahip olduğu ya da sahip olmayı beklediği bazı maddi haklar, boşanma ile kaybedilebilir. Eğer boşanma nedeniyle ekonomik bir zarar doğmuşsa, maddi tazminat gündeme gelir. Bunun yanı sıra, boşanma sürecinde yaşanan olumsuzluklar eşlerden birinin kişilik haklarına zarar vermişse, manevi tazminat hakkı doğabilir. Örneğin, şiddet, hakaret veya aldatma gibi fiiller hem boşanma nedeni hem de manevi tazminat sebebi olarak değerlendirilebilir.
Peki, hangi durumlarda maddi veya manevi tazminat talep edilebilir? Boşanmada kusurun önemi nedir? Anlaşmalı boşanmalarda tazminat mümkün mü? Bu yazımızda, boşanmaya bağlı olarak gündeme gelen tazminat türlerini ve bu tazminatın hangi şartlarda talep edilebileceğini ele alacağız.
1. Boşanma Davalarında Tazminatın Hukuki Tanımı
Boşanma ile evliliğin sona ermesi, sadece duygusal değil, aynı zamanda maddi ve manevi sonuçları da beraberinde getirir. Türk Medeni Kanunu, belirli şartlar oluştuğunda boşanma nedeniyle mağdur olan eşin maddi ve/veya manevi tazminat talep edebilmesine olanak tanımaktadır. Bu konu, Türk Medeni Kanunu’nun 174. maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir:
MADDE 174 – Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.
Bu düzenleme, boşanmaya bağlı tazminat taleplerinde kusurun belirleyici olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Ancak maddi ve manevi tazminat taleplerinin koşulları ve kapsamı birbirinden farklıdır.
- Maddi tazminat, boşanma nedeniyle ekonomik bir kayba uğrayan eşin, kusurlu olan diğer eşten zararının karşılanmasını talep etmesiyle gündeme gelir.
- Manevi tazminat ise, kişilik haklarına saldırı olması durumunda talep edilebilir. Örneğin, evlilik sürecinde şiddete, hakarete veya onur kırıcı davranışlara maruz kalan eş, manevi tazminat isteyebilir.
Peki, maddi ve manevi tazminat arasındaki temel farklar nelerdir? Yazımızın devamında, bu iki tazminat türünü ve aralarındaki farkları detaylı şekilde ele alacağız.
2. Boşanmada Maddi Tazminat
Evlilik, yalnızca duygusal bir bağ değil, aynı zamanda ekonomik bir ortaklık anlamına da gelir. Eşler, evlilik süresince birbirlerinin maddi ve manevi desteğiyle bir hayat kurarlar. Ancak boşanma ile birlikte bu ortaklık sona erer ve taraflardan biri ekonomik kayıplarla karşılaşabilir.
Bu noktada, boşanmada kusursuz veya daha az kusurlu olan taraf, boşanma nedeniyle zarar gören mevcut veya beklenen menfaatlerinin tazmini için diğer eşten maddi tazminat talep edebilir. Türk Medeni Kanunu’na göre bu tazminat, eşin boşanma sonrası yaşadığı ekonomik kaybı dengelemeyi amaçlar.
2.1. Boşanmada Maddi Tazminatın Şartları
Boşanma davasında maddi tazminata hükmedilebilmesi için belirli şartların oluşması gerekmektedir. Hâkim, ancak bu şartların sağlandığını tespit ederse maddi tazminat talebini kabul edebilir.
Evlilik Birliğinin Boşanma Kararı ile Sona Ermiş Olması: Maddi tazminat talep edebilmek için evlilik birliğinin mutlaka boşanma ile sona ermiş olması gerekir. Eğer evlilik, ölüm veya gaiplik gibi nedenlerle sona ermişse, tarafların birbirine karşı maddi tazminat talebinde bulunması mümkün değildir.
Maddi Tazminat Talebinde Bulunulması: Hâkim, talep olmaksızın maddi tazminata hükmedemez. Boşanma davası sürecinde veya dava sonuçlanana kadar mutlaka maddi tazminat talebinin açık bir şekilde belirtilmesi gerekir.
Aleyhine Tazminat Talep Edilen Eşin Kusurlu Olması: Maddi tazminata hükmedilebilmesi için karşı tarafın boşanmada kusurlu olması gerekir. Aşağıdaki eylemler kusur olarak değerlendirilir:
- Sadakat yükümlülüğünün ihlali (aldatma)
- Eşe karşı fiziksel veya psikolojik şiddet uygulanması
- Ağır hakaret veya küçük düşürücü davranışlar
- Alkol, uyuşturucu veya kumar bağımlılığı nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması
Tazminat Talep Eden Eşin Kusursuz veya Daha Az Kusurlu Olması: Tazminat talep eden eşin, ya tamamen kusursuz olması ya da karşı tarafa göre daha az kusurlu olması gerekmektedir.
Örneğin:
- Bir eş aldatma fiilini işlemiş, diğer eş ise hakarette bulunmuşsa, hakaret eden eş daha az kusurlu kabul edilebilir ve tazminat talep edebilir.
- Ancak kusur oranının somut olayın özelliklerine göre hâkim tarafından değerlendirileceği unutulmamalıdır.
Evlilikten Doğan Menfaatlerin Boşanma Nedeniyle Zedelenmesi: Maddi tazminat talep edilebilmesi için eşin boşanma nedeniyle ekonomik kayba uğramış olması gerekir. Yargıtay içtihatlarına göre şu tür zararlar maddi tazminat kapsamında değerlendirilebilir:
- Eşin ekonomik desteğini kaybetmek: Örneğin, çalışmayan bir eşin, boşanma sonrası ekonomik olarak zor duruma düşmesi.
- Ortak iş veya ticari ortaklığın sona ermesi: Eşlerin birlikte iş yaptığı durumlarda, boşanma sonrası eşlerden birinin ortaklık statüsünü kaybetmesi.
- Eşinin sigortasından yararlanma hakkının kaybedilmesi: Eşinin sağlık sigortasından faydalanan tarafın boşanmayla birlikte bu haktan mahrum kalması.
- Miras hakkının kaybedilmesi: Boşanma olmasaydı, eşin mirasından yararlanabilecek olan tarafın bu hakkını kaybetmesi “beklenen menfaat kaybı” olarak değerlendirilir.
Bu tür kayıplar, mevcut veya beklenen menfaatlerin zarar görmesi kapsamında değerlendirilerek maddi tazminat talebine dayanak oluşturabilir.
2.2. Boşanmada Maddi Tazminat Miktarı Nasıl Belirlenir?
Boşanma davasında maddi tazminat miktarı, tarafların ekonomik durumları, evlilik süresi ve kusur oranı gibi çeşitli faktörlere göre hâkim tarafından belirlenir. Ancak tazminatın amacı, kusurlu eşin cezalandırılması değil, boşanma nedeniyle ekonomik kayba uğrayan eşin mağduriyetinin giderilmesidir.
Maddi tazminat miktarını belirlerken mahkemenin dikkate aldığı başlıca unsurlar şunlardır:
2.2.1. Tarafların Ekonomik Durumu
Tazminat miktarı belirlenirken en önemli kriterlerden biri, tarafların yani eşlerin ekonomik gücüdür.
- Tazminat talep eden eşin boşanma sonrası ekonomik durumunun nasıl etkileneceği değerlendirilir.
- Tazminat ödeyecek eşin ödeme gücü dikkate alınır. Eğer eşin ekonomik durumu yeterli değilse, aşırı yüksek bir tazminata hükmedilmez.
Örnek:
- Maddi durumu iyi olan bir eşin, işsiz kalan veya düşük gelire sahip eşe daha yüksek tazminat ödemesi gerekebilir.
- Asgari ücretle çalışan bir eşten, yüksek gelirli bir eşe aşırı yüksek bir tazminat ödemesi beklenmez.
2.2.2. Boşanma Nedeniyle Oluşan Maddi Kayıplar
Hâkim, boşanmanın tazminat talep eden eşin mevcut ve beklenen menfaatlerini nasıl etkilediğini inceler.
- Ev hanımı olan bir eşin boşanma sonrası ekonomik güvencesinin olmaması, tazminat miktarının artırılmasına neden olabilir.
- Eşlerin ortak iş yapması durumunda, iş ortaklığının sona ermesi ekonomik bir kayıp oluşturuyorsa, tazminata hükmedilebilir.
- Boşanma ile eşin sigorta veya miras hakkı sona eriyorsa, bu da tazminat miktarının belirlenmesinde dikkate alınır.
2.2.3. Kusur Durumu ve Oranı
Maddi tazminat, kusurlu olan eşten, kusursuz veya daha az kusurlu olan eş lehine ödenir. Ancak tazminat miktarının belirlenmesinde, kusurun derecesi önemli bir rol oynar.
- Ağır kusurlu eşin daha fazla tazminat ödemesi gerekebilir.
- Az kusurlu veya tamamen kusursuz eşin lehine daha yüksek bir tazminata hükmedilebilir.
- Her iki tarafın eşit kusurlu olması halinde, maddi tazminata hükmedilmez.
Örnek:
- Eşlerden biri aldatmış, diğeri ise sadece hakarette bulunmuşsa, aldatan eş ağır kusurlu sayılır ve tazminat miktarı bu doğrultuda belirlenir.
2.2.4. Evliliğin Süresi
Evlilik süresi, tazminat miktarını doğrudan etkileyen bir faktördür.
- Uzun süreli evliliklerde tazminat miktarı daha yüksek olabilir, çünkü tarafların ekonomik hayatları daha fazla iç içe geçmiştir.
- Kısa süreli evliliklerde tazminat miktarı genellikle daha düşük olur.
Örnek:
- 20 yıllık bir evlilikte, eşlerden biri kariyerinden fedakârlık yaparak evde kalmışsa, boşanma sonrası yaşayacağı ekonomik kayıp nedeniyle daha yüksek tazminat alabilir.
- 1 yıl süren bir evlilikte, tarafların ekonomik durumları çok fazla etkilenmediyse, tazminat miktarı düşük tutulabilir veya hiç hükmedilmeyebilir.
2.2.5. Toplu Ödeme mi, Aylık Ödeme mi?
Maddi tazminat genellikle toplu olarak ödenir. Ancak, bazı durumlarda aylık ödeme şeklinde de belirlenebilir.
- Hâkim, eşin ödeme gücüne göre tazminatı peşin veya belirli periyotlarla ödenmek üzere taksitlendirebilir.
- Taksitli ödemelerde, belirli bir süre için tazminat ödenmesi kararlaştırılabilir.
2.3. Boşanma Nedeniyle Talep Edilecek Maddi Tazminatta Zamanaşımı
Boşanma davası sürecinde maddi tazminat talebinde bulunulabilir ya da boşanma kararı kesinleştikten sonra ayrı bir dava açılarak tazminat istenebilir. Ancak, boşanma nedeniyle maddi tazminat talep etmek için belirli bir süre sınırı vardır.
Türk Medeni Kanunu’na göre, boşanma kararı kesinleştikten sonra maddi tazminat talebinde bulunmak isteyen eş, kararın kesinleşme tarihinden itibaren bir yıl içinde dava açmak zorundadır. Eğer bu süre içinde tazminat talep edilmezse, zamanaşımı nedeniyle dava açma hakkı kaybedilir.
Zamanaşımı süresi, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlar. Örneğin, boşanma kararı 10 Mayıs 2024 tarihinde kesinleşmişse, tazminat talep edebilmek için en geç 10 Mayıs 2025’e kadar dava açılması gerekmektedir. Bu süre geçtikten sonra açılan tazminat davası, mahkeme tarafından zamanaşımı nedeniyle reddedilecektir.
3. Boşanmada Manevi Tazminat
Boşanma süreci, sadece maddi değil, aynı zamanda psikolojik ve duygusal açıdan da taraflar için önemli sonuçlar doğurabilir. Özellikle evlilik boyunca eşlerden birinin, diğerinin kişilik haklarına ağır bir saldırıda bulunması, boşanma sonrasında manevi tazminat talep edilmesine neden olabilir.
Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi, manevi tazminata ilişkin düzenlemeyi içermektedir. Bu maddeye göre, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer eşten manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini talep edebilir.
3.1. Boşanmada Manevi Tazminatın Amacı
Manevi tazminat, kusurlu eşin cezalandırılması için değil, mağdur olan eşin yaşadığı psikolojik zararların bir nebze de olsa telafi edilmesi için öngörülmüştür. Bu tazminat, mağdur tarafın yaşadığı üzüntü, onurunun zedelenmesi veya toplum içinde küçük düşmesi gibi nedenlerle verilir.
3.2. Manevi Tazminat Talep Edilebilecek Durumlar
Mahkemeler, manevi tazminata hükmederken kişilik haklarına saldırının ağırlığını ve evlilik sürecinde yaşanan olayları dikkate alır. Manevi tazminat talep edilebilecek bazı durumlar şunlardır:
- Aldatma (Zina): Eşin sadakat yükümlülüğünü ihlal etmesi, diğer eşin onurunu zedelediği için manevi tazminata neden olabilir.
- Şiddet ve Kötü Muamele: Fiziksel, psikolojik veya ekonomik şiddet gören eş, manevi tazminat talep edebilir.
- Hakaret ve Aşağılama: Eşe yönelik küçük düşürücü sözler veya toplum içinde itibarsızlaştırıcı davranışlar, manevi tazminat sebebi sayılabilir.
- Terk ve İlgisizlik: Eşi uzun süre ilgisiz ve sevgisiz bırakmak, manevi yıkıma neden oluyorsa, tazminat talebi gündeme gelebilir.
3.3. Manevi Tazminat Miktarının Belirlenmesi
Boşanma davasında manevi tazminat miktarı, hâkim tarafından somut olayın özelliklerine göre belirlenir. Ancak mahkeme, talepte bulunan eşin istemiş olduğu miktarı aşamaz. Yani manevi tazminat miktarı, talep edilen bedelle sınırlıdır ve hâkim tarafından re’sen artırılamaz.
Manevi tazminatın belirlenmesinde şu faktörler dikkate alınır:
- Kişilik haklarına yapılan saldırının ağırlığı
- Aile bütünlüğüne yönelik ihlalin boyutu
- Mağdur olan eşin yaşadığı psikolojik zarar
- Kusurlu eşin ekonomik gücü
Manevi tazminat, maddi tazminattan farklı olarak yalnızca tek seferde ve toplu olarak ödenebilir. İrat (düzenli ödemeler şeklinde) ödenmesi mümkün değildir ve miras yoluyla devredilemez.
3.4. Manevi Tazminat İçin Zamanaşımı Süresi
Manevi tazminat talebi, boşanma davası sürecinde ileri sürülebilir veya boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde ayrı bir dava ile istenebilir.
Eğer bu süre içinde talep edilmezse, manevi tazminat hakkı zamanaşımına uğrar ve dava açma hakkı kaybedilir.
4. Anlaşmalı Boşanmada Maddi ve Manevi Tazminat
Anlaşmalı boşanma, eşlerin boşanma ve boşanmaya bağlı tüm hukuki sonuçlar üzerinde mutabakata vardıkları bir süreçtir. Bu kapsamda, taraflar Anlaşmalı Boşanma Protokolü hazırlayarak maddi ve manevi tazminat konusunda da anlaşabilirler.
Anlaşmalı boşanmalarda, çekişmeli boşanmalardan farklı olarak kusur şartı aranmaz. Yani hâkim, tazminata ilişkin hüküm verirken tarafların kusur durumunu değerlendirmez.
Anlaşmalı boşanmalarda tazminat nasıl belirlenir?
- Eğer taraflardan biri maddi ve/veya manevi tazminat talebinde bulunuyorsa, diğer tarafın bu talebi ve miktarı kabul etmesi gerekir.
- Hâkim, tarafların üzerinde anlaştığı tazminat tutarına hükmeder ve bu tutarı değiştirmez.
- Eğer tazminat konusunda anlaşma sağlanamamışsa, boşanma anlaşmalı olarak gerçekleştirilemez ve süreç çekişmeli boşanma davasına dönüşebilir.
Önemli Noktalar:
- Tazminat miktarı, eşlerin özgür iradeleriyle belirlenmelidir.
- Hâkim, tazminat talebini değerlendirmez, yalnızca protokolde yer alan anlaşmayı onaylar.
- Anlaşmalı boşanmada verilen tazminat kesin ve bağlayıcıdır, daha sonra artırılması veya azaltılması mümkün değildir.
Sonuç olarak, anlaşmalı boşanmada maddi ve manevi tazminat tamamen tarafların karşılıklı anlaşmasına bağlıdır. Bu nedenle, tarafların tüm hususları netleştirerek anlaşmalı boşanma protokolünü hazırlamaları büyük önem taşır.
Boşanma davasının nasıl açılacağına ilişkin Boşanma Davası Nasıl Açılır? başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.